{ "title": "Dendritik Hücre", "image": "https://www.hucreler.gen.tr/images/dendritik-hucre.jpg", "date": "23.01.2024 03:39:30", "author": "Cemile Akyer", "article": [ { "article": "Dendritik hücre, memelilerdeki bağışıklık sistemini oluşturan immün (Bağışıklık kazanmış) hücrelerden biridir. Ana işlevi antijenleri işlemek ve bağışıklık sisteminin diğer hücrelerine sunmaktır. Adaptif ve doğuştan gelen bağışıklık sistemi arasında bir haberci olarak davranırlar.

İmmün yanıtın düzenlemesinde rol oynayan Dendritik hücreler, beyin, testis ve göz haricinde tüm dokularda bulunmaktadır. Özellikle henüz farklılaşmamış T lenfositleri uyararak birincil immün cevabın oluşmasını sağlamaktadırlar. Bu işlevlerini gerçekleştirebilmek için antijeni kapma, işleme tabi tutma ve uygun kostimülan moleküllerle hücre yüzeyinde sunma becerisine sahiptirler. DH'ler B hücre fonksiyonlarının oluşumunda etkili olduklarından humoral immünite gelişiminde önemli role sahiptir.

İlk defa 1868'de Langerhans tarafından cilt epitel dokusunda görülmüştür. 1973'te Ralph Steinman dalakta dendritik şekilli hücre olduğunu gözlemlemiştir. Ardından yalnızca dalakta değil birçok lenfoid ve lenfoid olmayan dokuda bulunduğu görülmüştür.

DH'lerin yapısal görünümlerinin yanında yüzeylerindeki bazı moleküllerin varlığının, eksikliğinin veya fonksiyonel yeteneklerinin tanımlanması gereklidir. Temel morfolojik görüntüde, hücre yüzeyinden dışarı çıkan uzantıları mevcuttur. Ancak bunların yanında, antijeni işlemek için endosom, lisosom ve epidermisdeki Langerhans hücreleri ve Birbeck granülleri gibi yapılar da bulunmaktadır. Bunlara rağmen henüz bu hücreleri spesifik olarak tanımlayan hücre belirleyicisi bulunamamıştır.

Bu hücrelere oluşum ve farklılaşma açısından bakıldığında DH'ler ilk olarak hematopoetik (Kan oluşturan) kök hücrelerden kaynaklanmakla birlikte, kemik iliğinde miyeloid (Omuriliğe ait) ve lenfoid (Lenfe benzer) seri temelli farklı iki tipte DH bulunmaktadır. Bu farklılaşmaya neden olan ana sitokinin (Cytokine) ise Flt-3L bulunduğu görülmüştür. Bu iki farklı tipteki DH hücresi arasındaki en önemli ayrım ise lenfoid DH'lerde CD8α yüzey belirleyicisi varken miyeloid olanlarda bu indikatör bulunmamaktadır. Çevresel) dokuda DH immatür (Tam gelişmemiş) yapıdayken, matür (Olgun) şekilleri timus (İç göğüs bezi) ve sekonder (İkincil) lenfoid organlarda mevcuttur. Miyeloid DH'ler iki şekilde bulunur;

1. Epitelyal (Gözenekli doku) yüzeylerde Langerhans hücreleri şeklinde.

2. Cildin dermisi (Alt deri) veya solid (Tam) organların interstisyumunda dermal veya interstisyal DH biçiminde.

Olgun ve tam gelişmemiş dendritik hücrelerin özellikleri incelendiğinde, çevresel dokuda bulunan DH'lerin immatür yapıda oldukları ve antijenle karşılaşıp onu yakaladıklarında, bağışıklığı harekete geçirmek üzere lenfoid organlara göç ettikleri görülür. Yaklaşık 48 saat içinde gerçekleşen bu işlem süresince DH'lerde bazı yapısal ve işlevsel değişimler görülmektedir. Bu değişim sonucunda immün yanıtın (Matür DH) oluşumunu sağlayan bazı aktif hücreler oluşur. İmmatür DH ise antijeni yakalamakta ve olgunlaşma safhasında dokudan drene olduğu lenf düğümüne gelmekte, bu safhada da olgun (Matür) DH'ye dönüp, henüz farklılaşmamış T lenfositleri uyarmaktadır. Bu olayda kemokinlerin önemli bir rolü bulunmaktadır. Kemokin enflamasyon alanından salgılanan interlökin-8 gibi heparin bağlayan, makrofajları, T lenfositlerini çeken moleküllerdir.

Olgun ve olgunlaşmamış DH'lerin başlıca yapısal ve işlevsel farklılıkları
Görüldüğü üzere immatür haldeyken antijeni yakalama ve işleme tabi tutma özelliği olan DH'nin, çevresel uyaranlarla olgunlaşma evresi geliştikçe, T hücreleri uyaran hücre karakteri taşımaktadır. DH'nin fonksiyonları üç grupta toplanır:

1. Antijen sunumu ve T lenfositin aktive edilmesi.

2. İmmün toleransın oluşumu ve sürekliliği.

3. B lenfositlerle bellek immünite sağlanması.
" } ] }