{
    "title": "Dize Kök Hücre Tedavisi",
    "image": "https://www.hucreler.gen.tr/images/dize-kok-hucre-tedavisi.jpg",
    "date": "19.01.2024 05:00:31",
    "author": "orhan esen",
    "article": [
        {
            "article": "<b>Dize kök hücre tedavisi,</b> Kandan ele geçirilen kök hücreleri doku kısımlarının ve uzuvların gelişimine katkı sağlıyor bu da kök hücre tedavisinin temelini oluşturmaktadır.</div><div><br></div><div>Hareketsiz hayat şekli ve fazlalaşan kilolar bilhassa diz ekleminde kıkırdak hasarı ve yaralanmalara neden oluyor. Tedavi Metodunda ise çoğunlukla cerrahi yöntem seçiliyor ve eklemin görevini yapmasını sağlamak için aynı görevi görecek protezler yerleştiriliyor. Fakat bu işlemler hem fazla vakit alıyor hem de sıhhat ekonomisi bakımından zaman geçtikçe yükselen bir sıkıntı haline geliyor. Buna bağlı olarak çözüm arayışları çoğalıyor. Konuda Uzman hekimler bu arayışın içerisinde kök hücre tedavilerinin mühim bir yer tuttuğuna İlgi çekerek, bu yolunun basit maksadı protezlere olan gereksinimini ortadan kaldırmak, diyor. Ülkemizde yalnızca birden fazla sağlık kuruluşunda yapılmış vaziyette olan kök hücre nakli ile hastalar diz protezi ameliyatına gereksinim olmadan sağlıklarına kavuşabiliyor. 'Kök hücre nakli' ameliyatını gerçekleştiren doktorlar dizin yapısal model olarak vücudun en iri eklemi olduğundan kıkırdak yaralanmalarının mühim bir kısmının diz kısmında olduğunu ifade ederek şunları söylediler: Kıkırdak hasarı müzmin hastalıklarda uzunca müddetli kullanılan birtakım ilaçlar, fazla kilo nedeni ile dize fazla miktarda yüklenilmesi ve travma benzeri farklı sebeplerden meydana çıkıyor. Hastaların yüzde 10'unda ise hiçbir neden olmadan da gelişebiliyor. Hasta olanların dizindeki kıkırdak hasarı kocaman bir ihtimalle travma nedeni ile başlar ve dize fazla miktarda yüklenildiğinden de şiddeti arar. Bu konu ile alakalı verilen bir misal şöyledir;</div><div><br></div><div>Bir hastada dizdeki kıkırdakların yüzde 20'sinde hasar vardı ve bu yüksek bir orandı. Anında müdahale etmek gerekiyordu, eğer hemen müdahale edilmezse hasar giderek büyürdü ve bu vaziyette protez takma ameliyatına, üstelik kemik operasyonu benzeri çok fazla ek olarak zor ameliyatlara gereksinim duyulurdu. Üstelik hastamız bir ek olarak önceki sıhhatine de kavuşamazdı. Biz de dizindeki hasarlı bölgeye 'kök hücre nakli' yapmak için gerekli kararı verdik. \"</div><div><br></div><div><b>Kıkırdak hücresinin laboratuvar ortamında çoğaltılması</b></div><div><br></div><div>Otolog kondrosit implantasyonu modeli olarak adlandırılan kıkırdaklara karşı kök hücre rehabilitasyonunun 2 evreli girişimle sağlandığını ifade ederek uygulama süreci hakkında bilgi verildi. Bu zaman şöyledir: \"Kıkırdak yaralanmalarının kök hücre yolu ile rehabilitasyonunda, hastadan çok fazla az miktarda edinilen kıkırdak hücresi, laboratuvar çalışmalarında çoğaltılarak ve ek olarak hasarlı bölgeye yerleştiriliyor. İlk teşebbüste operasyonla diz ekleminin dayanıklı kıkırdağından 3-4 bin hücre içeren minik bir biyopsi alınıyor. Biyopsi ile elde edilen 3-4 bin civarındaki hücre sayısı, kültür işlemi ile 10-12 milyon hücreye erişiyor. Laboratuvarda geçtiğimiz bu zaman aşağı yukarı üç sağlamak altı haftayı kapsıyor. Önceden kıkırdak hücrelerini yurt dışına gönderiyorduk. Fakat artık şimdilerde ülkemizde bu işlem yapıldığından ülke dışına göndermek için neden kalmıyor. Elde edilen yepyeni kıkırdaklar da genel anestezi işlemi ile alt kısmında yapılmış vaziyette olan operasyonla hasarın olduğu yere yapıştırılıyor. Bu yapıştırma işleminde tekrardan bir kan ürününden fibrinden yararlanılıyor.</div>"
        }
    ]
}